Kemik kaybı
Kemik erimesi, dişlerin köklerinde yer alan alveoller kemiklerin, ağız ve dişlerin sağlığı için çok önemlidir. Ağzınızda ve dişlerinizde herhangi bir sorun olmasa bile diş köklerinde erimeler meydana gelebilir. Ağız, diş ve diş eti problemleri, kök kanal iltihapları, çeşitli ortodontik tedaviler ve çeşitli travmalar diş kökü rezorpsiyonu rahatsızlığına yol açabilir. Diş kökü erimesi sorunu genellikle çeşitli tedaviler sonucunda giderilebilir. Bu nedenle bu sorunla karşılaştığınızda uzman diş hekimlerine başvurmalı ve diş kökü rezorpsiyonu tedavisi için yardım almalısınız. Kemik kaybı bu şekilde tedavi edilebilir.
Operasyon yapılan bölgedeki greftler zamanla kemikleşme aşamasını tamamlar ve zar da zamanla eriyerek kaybolur. Sinüs lifting operasyonu geçiren hastalarda hem kemik tozu tedavisi hem de implant aynı anda uygulanabilmektedir. Bunun için hastanın kemik kalitesinin implantı sabit tutabilecek yapıda olması gerekir. İmplantı sabit tutacak kemik dokusu yoksa aşılama işleminin üzerinden belirli bir süre geçtikten sonra implantlar yerleştirilmelidir. Bu süre genellikle birkaç aydır ancak implant için en uygun zaman diş hekimi tarafından belirlenir. Kemik kaybı bu şekilde belirlenir.
Kemik Kaybı Nedir?
Kemik kaybı, insan vücudundaki bazı hücreler, ağız içindeki kemiklere ve dişlerin arasındaki dişlere mesaj göndererek diş ve kemik yapısının çözülmesi gerektiğini bildirir. Fizyolojik kök yavaşlaması sırasında vücudumuz yeni gelen kalıcı dişler ile sürü dişler arasındaki dokulara bir mesaj göndererek süt dişlerinin kökünün yavaşlamasını başlatır. Dişin kökünde eriyen süt dişleri, zamanı geldiğinde kendiliğinden dökülerek yerlerini daimi dişlerin üzerine bırakır. Bu işleme normal diş kökü rezorpsiyonu denir.
Çeşitli araştırmalara göre ortodontik tedavilerin kalıcı dişlerde kök rezorpsiyonuna yol açabileceği sonucuna varılmıştır. Diş teli tedavilerinde kullanılan braketler takılırken dişlere baskı uygulanarak çenenin kapanması düzenlenir. Kemikler kendilerini yeniden düzenler, böylece hareket ettirilen dişler tekrar şeklini bulur. Bu nedenle diş teli tedavisi için yardım alacaksanız mutlaka alanında uzman ve işinin maharetini bilen diş hekimleri ile görüşmelisiniz. Aksi takdirde dişleri yeni yerlerine geri getirmek için uygulanan basınç çok fazla olursa diş kökünün erimesine neden olabilir.
Astım, alerji, alkol ve sigara bağımlılığı, zararlı madde kullanımı veya dişlerin dizilişindeki bozukluklar da diş kökünün çapraşıklığının sebepleri arasındadır. Ayrıca genetik, yaş ve cinsiyet de diş kökü rahatsızlığının sebepleri olabilir. Kemik kaybı bu şekilde tedavi edilebilir.
Kemik Kaybı Neden Olur?
• Birçok nedenden dolayı kemik kaybı meydana gelebilir. Diş kökü rezorpsiyonunun belirtileri şu şekilde sıralanabilir.
• Diş tedavilerinden sonra yapılan kanal tedavilerinde konulan dolgular zamanla dibe çökme eğilimi gösteriyorsa, dolgu yüzeylerinde aşınmalar oluyorsa veya dişlerde sararmalar oluşuyorsa diş kökü rezorpsiyonu rahatsızlığı yaşıyor olabilirsiniz.
• Diş kökü erimesi varsa diş köklerinde sarı iltihap ve bu iltihapların neden olduğu akıntılar görülebilir.
• 20 yaş dişleri çene yapısından çıkmaya çalıştıklarında diğer dişlere ve çene yapısına baskı yapabilirler. Bu baskılar sonucunda 20 yaş dişlerinin çevresindeki dişlerde kök rezorpsiyonu meydana gelebilir. Bu durumda diş ağrısı dişeti iltihabı ile kendini gösterebilir. Bu durumda kemik kaybı önemlidir.
Kemik Kaybı Nasıl Tedavi Edilir?
Kemik kaybı, diş hekimleri kök rezorpsiyonunu tedavi etmek için önce ağız ve diş muayenesi yapar. Daha sonra dişlerinizin röntgeni çekilir ve ağız ve diş problemine göre tedavi yöntemi uygulanır. Bu tedaviler diş kökünün erimesine engel olmazsa ve diş kökleri kısalmaya başlarsa diğer tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.
Diş kökü rezorpsiyonunun kesin bir nedeni olmadığı için Diş Kökü Rezorpsiyonu Tedavisinde de kesin bir yöntem yoktur. Bu nedenle diş kökü rezorpsiyonunu tedavi etmekten çok bu durumu önlemeye bakmak gerekir. Bu nedenle yılda en az 2 kez ağız ve diş sağlığı kontrollerinizi diş hekimlerine muayene olarak yaptırmalısınız. Bunların yanı sıra ağız ve diş hijyeninize de dikkat etmelisiniz.
Kemik tozunu diş etine uyguladıktan sonra bazı detaylara dikkat ederek kemikleşme sürecini hızlandırabilirsiniz. Ameliyat sonrası kemik eritme uygulamalarının yapıldığı bölge ile sert gıdaları çiğnemekten kaçınmalısınız. Aynı zamanda dişlerinizi fırçalayarak, diş ipi kullanarak ve arayüz fırçası kullanarak ağız hijyeninizi sağlamalısınız. Diş hekiminizin reçete ettiği ilaçları düzenli olarak kullanmalısınız. Ayrıca aşırıya kaçmamalısın gargara yapın ve diş hekiminizin tavsiyelerine uyun. Sigara ve alkol kullanımı iyileşmeyi zorlaştıran faktörler arasında yer almaktadır. İyileşme döneminde bu alışkanlıklarınızdan vazgeçmeniz çok doğru bir karar olacaktır.
Kemik Kaybı implantı
İmplant kemik tozuna ihtiyaç duyulmasının temel nedeni kemik kaybı olsa da farklı nedenlerle bu uygulamanın da yapılması gerekebilir. Çene kemiği iltihaplanmalarında, kistlerde ve sinüs lifting operasyonlarında suni greft kullanılabilir. Dişlerin düzgün çalışması için çene kemiği son derece önemlidir. Nasıl ki köksüz bir ağaç yere tutunamıyorsa dişler de kemik erimesi nedeniyle birer birer dökülmeye başlayabilir. Bunun tersi de söz konusu olabilir, yani mevcut çene kemiğinde çiğneme fonksiyonu gerçekleşmediği için kayıp dişlerin olduğu bölgelerde zamanla erimeler meydana gelir.
Kemik tozu ameliyatında dişler çekildikten veya döküldükten sonra kalan boşluklar kemik tozu ile doldurulur. Gerekirse tozun kemikleşme sürecini tamamlamasını kolaylaştırmak için zar adı verilen bir malzeme kullanılır. Membran, yumuşak doku ile greft arasında bir bariyer görevi görür ve kemikleşene kadar yumuşak dokunun grefte ulaşmasını engeller.